Kompresör dökümleri Özellikle dökme demir veya alüminyum gibi malzemelerden yapılmış olanlar, çalışma sırasında meydana gelen tekrarlanan gerilimler ve sıcaklık değişimleri altında çatlamaya ve kırılmaya karşı hassastır. Kompresör gövdesi, silindir kafaları ve valf portları gibi yüksek gerilimli bölgelerde çatlaklar oluşabilir. Bu çatlaklara genellikle malzeme yorulması, döküm işlemi sırasında yetersiz soğutma veya termal döngü (hızlı sıcaklık değişiklikleri) neden olur. Zamanla bu çatlaklar genişleyebilir ve önlem alınmadığı takdirde büyük arızalara yol açabilir. Düzenli görsel muayeneler, ultrasonik testler ve tahribatsız muayene (NDT) tekniklerinin kullanılması, çatlak ilerlemesinin tespit edilmesine ve izlenmesine yardımcı olabilir.
Kompresör dökümleri, özellikle neme, kimyasallara veya agresif gazlara maruz kalanlar zamanla korozyona neden olabilir. Dökme demir, çelik ve alüminyum dökümler, kompresörlerin nemli veya kimyasal olarak reaktif atmosferlerde çalıştığı ortamlarda korozyona karşı özellikle hassastır. Korozyon, malzeme bozulmasına, çukurlaşmaya ve yapısal bütünlük kaybına neden olabilir; bu da performansın azalmasına, sızıntılara ve bileşen arızasına neden olabilir. Koruyucu kaplamalar (örn. boya, galvanizleme) ve kirletici maddelerin giderilmesine yönelik düzenli bakım, korozyon risklerinin azaltılmasına yardımcı olabilir. Ek olarak, kompresörlerin uygun şekilde kapatılmasını ve tasarım parametreleri dahilinde çalışmasını sağlamak, aşındırıcı maddelere maruz kalmayı azaltabilir.
Zamanla kompresör dökümleri, özellikle pistonlar, valf yuvaları ve rotorlar gibi yüksek hızlı harekete maruz kalan bileşenlerde aşınma ve erozyona uğrar. Hareketli parçalar arasındaki sürtünme, hava veya gaz akışındaki aşındırıcı parçacıklarla temas ve yüksek hızlı gazlar yüzey bozulmasına katkıda bulunur. Bu, sıkıştırma verimliliğinin azalmasına, sızdırmazlık kapasitesinin kaybına ve hareketli parçaların yanlış hizalanmasına neden olabilir. Sert kaplamalı veya aşınmaya dayanıklı malzemeler gibi yüzey kaplamaları erozyonun azaltılmasına yardımcı olabilir. Aşındırıcı parçacıkları en aza indirmek için uygun filtrelemeyle birlikte yüksek aşınan parçaların rutin muayenesi ve değiştirilmesi, parça ömrünü uzatmak için çok önemlidir.
Gözeneklilik, döküm malzemesi içinde küçük, hava dolu boşlukların varlığını ifade eder. Bu boşluklar kompresör bileşenlerinin yapısal bütünlüğünü zayıflatabilir, yük taşıma kapasitelerini azaltabilir ve gerilim altında potansiyel çatlaklara veya kırılmalara yol açabilir. Gözeneklilik genellikle uygun olmayan soğutma hızları, yetersiz erimiş metal kalitesi veya döküm işlemi sırasında sıkışan gazlar gibi zayıf döküm tekniklerinin bir sonucudur. Bu mikroskobik hava cepleri sızıntıya veya ısı direncinin azalmasına neden olabilir. Uygun kalıplama tekniklerinin kullanılması ve X-ışını muayenelerinin veya ultrasonik testlerin yapılması da dahil olmak üzere döküm süreci üzerinde hassas kontrolün sağlanması, gözenekliliğin erkenden tespit edilmesine yardımcı olabilir.
Döküm işlemi sırasında eşit olmayan soğutma veya çalışma sırasında aşırı sıcaklık değişimlerine maruz kalma nedeniyle kompresör döküm parçalarında eğrilme veya deformasyon meydana gelebilir. Döküm eşit olmayan şekilde soğuduğunda, bileşenin farklı parçaları farklı oranlarda büzülebilir ve bu da distorsiyona neden olabilir. Kompresörlerde bu sorun özellikle silindir kafaları veya kompresör muhafazaları gibi yüksek hassasiyetli parçalarda geçerlidir; çünkü eğrilme hizalamayı etkileyebilir, contalar için boşluklar oluşturabilir ve genel verimliliği azaltabilir. Eğilmeyi önlemek için döküm sırasında soğutma sürecini optimize etmek ve tutarlı termal genleşme özelliklerine sahip malzemeler kullanmak kritik öneme sahiptir. Tavlama veya gerilim giderme gibi döküm sonrası işlemler de deformasyon riskinin azaltılmasına yardımcı olabilir.